Gelişmiş Arama
Ziyaret
3630
Güncellenme Tarihi: 2012/08/16
Soru Özeti
Acaba evliliğin kendine özgü şartları varmı?
Soru
Acaba evliliğin kendine özgü şartları varmı? Kadın ve erkek kalben razılarsa geçici nikah aktini okumaya gerek varmı?
Kısa Cevap
 İslam dinine göre geçici ve daimi evliliğin kendine özgü şartları bulunmaktadır. Bu şartlar şunlardır:
  1. Nikah akdini okumak. Kadın ve erkeğin razı olması yeterli değildir. Bunun yanında nikah kastıyla nikah akdi okunmalıdır.
  2. Vacip olan ihtiyat nikah akdinin sahih arapcayla okunmasıdır. Eğer kadın ve erkeğin kendisi nikah akdini sahih arapcayla telefuz edemezlerse herhangi bir dilde okuyabilirler. Bu noktada vekil tutmalarına gerek yoktur. ‘eşlik talebe’ ve ‘kabul’ manasına gelen tabirler kullanılmalıdır.
  3. Eğer nikah akdini kadın ve erkeğin kendisi okuyacaksa; kadın ilk önce şöyle demeli:
زَوَّجْتُكَ نَفْسىِ عَلَى الصَّداقِ الْمَعْلُومِ” ‘Belirlenen mehr karşılığında kendimi senin eşin karar kıldım.’ Sonra derhal erkek şöyle demeli: “قَبِلْتُ التَّزْويجَ” ‘Bu evliliği kabul ettim.’ Böylelikle bu nikah sahih dir.
Ama eğer başka birisini vekil edeceklerse; örneğin kadının adı fatıma erkeğin adı ahmet olsun.
Kadının vekili şöyle der: «زَوَّجْتُ مُوكّلَتِى فٰاطِمَةَ مُوَكّلَكَ احْمَدَ عَلَى الصَّدٰاقِ الْمَعْلُوم» ’Müvekkilim Fatıma’yı müvekkilin Ahmet’e belirlenen mehr karşılığında nikahlıyorum. ’ sonra derhal erkeğin vekili şöyle der:
«قَبِلْتُ لِمُوَكّلى احْمَدَ عَلى الصَّدٰاقِ»  ’ Müvekkilim Ahmet için nikahı mehr karşılğında kabul ediyorum.‘ Böylelikle bu nikah sahih dir.
Geçici nikah akidindeyse;  nikah süresi ve mehr belirlendikten sonra kadın şöyle söylerse:
«زوجتک نفسی فی المدة المعلومة علی المهر المعلوم» ” Ben kendimi belirlenen süre için, belirlenen mehr karşılığı sana eş karar kıldım.“ Sonra derhal erkek şöyle derse: «قبلت»  ‘Kabul ettim.’ Bu nikah sahih dir. Veya kadının vekili şöyle der: «متعت موکلتی موکلک فی المدة المعلومة علی المهر المعلوم»
“Müvekkilimi senin müvekkiline belirlenen süre için, belirlenen mehr karşılığında nikahlıyorum.” Erkeğin vekili ise «قبلت لموکلی هکذا» ” Müvekkilim için  bu şekliyle Kabul ediyorum.“ derse geçici nikah akdi sahihdir.
  1. Mehr’in (mehriye) belirlenmesi ve akit okunurken zikredilmesi.
  2. Kadın ve erkek veya vekilleri nikah akdini okurken nikah kastı taşımaları gerekir. Yani eğer kadın ve erkek kendileri nikah akdini okuyorsa kadın  «زوجتک نفسی»  “kendimi sana eş karar kıldım” dediğinde kastı gerçekten bu adamın eşi olmak için demeli ve erkekte “قَبِلْتُ التَّزْويجَ”  “Bu evliliği kabul ettim” dediğinde bu kadını eşi olarak kabul etme kastıyla söylemelidir.
  3. Nikah akdini okuyan akil ve baliğ olmalıdır.
  4. Nikah akdini okuyan vekil veya veli nikahı kıyarken evlendirilen kadın ve erkeğin belirli olması gerekir. (örneğin: Kızlarımdan birini sana nikahlıyorum diye nikah akti okuyamaz veli hangi kız olduğu muayyen olmalıdır.)
  5. Kendi hayrını teşhis verebilen reşit olmuş baliğ kız evlenmek istediği zaman eğer bakireyse babasından veyahut büyükbabasından izin alması gerekir. Eğer bakire değilse ve bekareti evlilik yoluyla son bulmuşsa artık evlenmek için babasından veyahut büyük babasından izin alması gerekmez.
  6. Kadın nikah akdi okunurken başka bir erkeğin daimi veya geçici eşi olmamalıdır. Aynı şekilde başka bir erkekle yapmış olduğu daimi veya gecici evlilik sonrası iddet döneminde olmaması gerekir.
  7. Kadın ve erkek bu evliliğe razı olmalı zorlama veya baskıyla bu evliliğe mecbur edilmemesi gerekir.[1]
  8. Kadın daha önce nikahında olduğu başka bir erkekle evliyken şuanda evlenmek istediği erkekle zina yapmış olmamalıdır. Zira eğer bir erkek evli bir kadınla zina yaparsa o kadın ebediyen bu erkeğe haram olur. Yani hiçbir şekilde evlenemezler.[2]
  9.  Kadın ve erkek kendisine mahrem olan fertlerle evlenemezler. Örneğin: Kadın; erkek kardeşi, babası amcası, dayısı, yiyenleri, torunları, dedesi, büyük babasıyla evlenemez.
  Burada zikredilen kriterler İmam Humeyni’nin fetvalarından elde edilmiş olup genel olarak evlilik şartlarını içermektedir. Bu konuda daha fazla bilgi için fıkıh kitaplarına ve ilm-i hallere müracaat ediniz. Eğer özellikle bir taklit mercinin görüşlerini bilmek istiyorsanız. Taklit mercinin ismini zikrederek tekrar bize yazın.
Her halükarda Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin sorunuzun ikinci bölümüne cevabı şu şekildedir: “Kadın ve erkek arasında her türlü şehvet içeren irtibat daimi veya geçici nikah olmadan haramdır. Nikah akdinin tahakkuku için tarafların kalben razı olmaları yeterli değildir. Nikah akdi okunmalıdır.
 
 
 

[1] İmam Humeyni, Seyit Ruhullah, Tevzuh’ul-mesaili meraci, 2.c, 449-460.s, defter intişarat İslami, 8.bk, 1424.k; tehrir’ul-vesile, 2.c, 701-704,734-736.s.
[2] Dizin:961, Gecici evlilik sonrası tekrar evlilik. iktibas edilmiştir.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bir malın humusu verildikten sonra ona yeniden humus vacip olur mu?
    5411 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/04/07
    Bilindiği üzere humus, füru-u dinden olup İslam’ın önemli farzlarından biridir ve ibadet sayılmaktadır. Bu yüzden kurbet kastıyla (Allah’ın emrini yerine getirmek niyetiyle) yerine getirilmelidir.Mal ve sermayeye humus geldiğinde bir kere humusları verilirse üzerinden uzun yıllar geçse de ona artık humus gelmez. Ama mal ...
  • Kur’an’da gelen ‘Sadugatihinne ve ‘Ucurehunne’ neyin hakkındadır?
    6206 Tefsir 2012/02/22
    ‘Sadugatihinne’[1] daimi evlilik hakkındadır ve mehir için ‘Sıdak’ denmiştir.[2] Bu kelimenin geçtiği ayet, kadınların kesin haklarının birinden bahsetmekte ve koca, karısı bağışlamadığı sürece[3] karısının mehrini ödemesi ...
  • Hz Ali’nin kendi hilafeti döneminde omzunda kırbaç taşıyarak sokak ve çarşıda hareket ettiği ve suçluları cezalandırdığına dair nakledilen hadis doğru mudur?
    6452 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Hz Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Allah ömrünü uzatsın) Bürosu: Bu içerikte nakledilen rivayet sadece Hz Ali’nin Küfe’de bulunduğu, çarşıda gezdiği ve halkın tavsiyeleri ciddiye alması için yanında belirtilen kırbacı yanında taşımasıyla ilgilidir. Hz. Ayetullah Uzma Safi Gülpeygani’nin (Allah ömrünü uzatsın) Bürosu:
  • Ehl-i beyt’i neden birkaç kişide sınırlıyorsunuz?
    6841 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Ehl-i Beyt’in on dört masumlarda sınırlandırılması, beşeri bir sınırlandırma değildir. Tathir ayetinden ve Peygamber (s.a.a.)’den gelen rivayetlerden anlaşılan bir sınırlamadır.Bu iddianın ispatlanması için birçok rivayet delil olarak getirilebilir.1) Kuran-ı Kerim, Peygamber (s.a.a)’e Arapça olarak indirilen ilahi bir kelamdır. Allah’ın ...
  • Eğer taklit mercileri zamanın imamı (a.s) tarafından seçiliyorsa müçtehit ve veliyy-i fakihi tanıtan diğer kaynakların rolü nedir?
    5068 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Dikkatleriniz için teşekkür ederiz. 1393. sorunun yanıtında işaret ettiğimiz gibi İmam belirgin bir şahsı hâkimiyete atamamış, sadece fakihleri genel bir şekilde atamıştır. Bundan dolayı zamanın imamı (a.s) tarafından mercilerin seçilme ve teyit edilmesinden kasıt, özel bir şahsın seçilmesi ve teyit edilmesi değildir. Sadece masum (a.s) ...
  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    6900 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    19865 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...
  • Babam şehid olmuştur ve ben o dönemde ergin değildim ve onun ne kadar namaz kazası olduğunu bilmiyorum. Yükümlülüğüm nedir?
    5088 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Büyük taklit mercilerinin görüşüne göre, eğer babanın kazası varsa, onun vefat etmesinden sonra en büyük oğlunun kaza namazlarını yerine getirmesi farzdır. Babanın vefat ettiği zamanda oğlun ergin olup olmaması bir şeyi değiştirmez.[1] Eğer oğul kaza namazlarının sayısını bilmiyorsa, kesin ...
  • Bütün amellerimizi nasıl halis niyetle yerine getirebiliriz?
    10593 Teorik Ahlak 2009/12/20
    İhlâs; yapılan her işte ve kullukta asıl hedefin, başkalarının değil de Allah-u Teâlâ’nın rızasını kazanmak için olmasıdır. Bunun için öncelikle ihlâsa mani olan şeyleri yani; riyakârlığı, dünyaya bağlılığı ve şeytanın vesveselerini ortadan kaldırmak gerekmektedir. Sonra imanı güçlendirme, Allah-u Teâlâ’yı tanıma, ihlâsın değeri ...
  • Mecbur kalınca günah işlemenin hükmü nedir?
    8733 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Dini öğretilere göre şer’i sorumluluklar insanın ihtiyar ve özgür iradesine bağlıdır; yani insan özgür iradesiyle güzel bir ameli yaparsa mükafatı hakkeder. Dolayısıyla şia fıkhında sorumluluğun kaldırıldığı yerlerden biri mecburiyettir. Müslüman biri haram müzik dinlemek gibi özgür iradesiyle yapmayacağı bir ameli mecburiyetten dolayı yaparsa burada ...

En Çok Okunanlar