Gelişmiş Arama
Ziyaret
15900
Güncellenme Tarihi: 2010/04/07
Soru Özeti
İnsanın cinle irtibat kurması mümkün mü?
Soru
İnsan cinle irtibat kurabilir mi? Kurabilirse bunu nasıl açıklayabilirsiniz?
Kısa Cevap

Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.

Ayrıntılı Cevap

Kur’an-ı Kerim cinlerin varlığını teyit ve sahip oldukları özellikleri şöyle beyan etmektedir:

1- Cinler, topraktan değil ateşten yaratılmıştır.[1]

2- Bilgileri, algılamaları, hak ve batılı ayırma güçleri, mantıkları ve istidlalleri vardır.[2]

3- Sorumlu varlıklardır.[3]

4- Mü’min ve salih olanlarıyla müşrik ve kafirleri vardır.[4]

5- Haşredilecekler ve kıyamete dönüşleri vardır.[5]

6- Göklere musallat olabiliyor, haber alabiliyor ve dinleme yapabiliyorlardı, ama sonra bunları yapmaları yasaklandı.[6]

7- Bazı insanlarla irtibata geçerek bildikleri sınırlı sırları onlara verip insanları kandırıyorlardı.[7]

8- İnsanlarda olduğu gibi onlardan bazılarının güçleri fazladır.[8]

9- Onların insanların bazı ihtiyaçlarını gidermeye yetecek güçleri vardır.[9]

10- Onlar insan yeryüzünde yaratılmadan önce vardılar.[10]

11- Hz. Süleyman’ın (a.s) kıssasında cinlerden bir ifrit Belkıs’ın tahtını Süleyman makamından kalkmadan[11] getireceğini iddia ettiğinde Hz. Süleyman (a.s) onu yalanlamıyor.[12]

Bütün bu ayetlerden cinlerin hayali değil, gerçek maddi varlıklar oldukları ve onlarla irtibat kurmanın mümkün olduğu anlaşılıyor. Onlarla irtibat kuranlar vardır. İnsanla cin arasında eskiden beri çeşitli şekillerde irtibatlar olduğu nakledilmiştir ancak biz yalnızca sahih rivayetlerde gelen şekilleri gerçek olduğunu benimseyebiliriz.

Aşağıda Kur’an, rivayetler ve alimlerin sözlerinde gelen bu irtibatın bazı şekillerine işaret ediyoruz:

a) Cinlere sığınmak: Kur’an buyuruyor: ‘İnsanlardan bazı kimseler, cinlerden bazı kimselere sığınırlardı ve cinler bunların azgınlıklarını artırırlardı.’[13]

Arapların şöyle bir adeti vardı: Ne zaman korkunç bir çöle gitseler, o çölün cinine sığınırlardı. İslam bunu yasaklamış, cin ve insanın yaratıcısına sığınmayı emretmiştir.[14]

b) Cine Musallat Olmak: Cinlere musallat olup onları hizmete almak mümkündür, ama böyle bir şeyin caiz olup olmadığı konusunda fakihlerin arasında ihtilaf vardır. Kesin olan şey şudur ki, bu iş haram olan bir yoldan veya onların eziyet olmasına neden olacak şekilde olursa haramdır ve onları haram ve gayr-ı meşru işlerde kullanmamak gerekir. Zira gayr-ı meşru işi ister insanin kendisi doğrudan yapsın, ister vasıtayla haramdır.[15]

Ayetullah Hamanei kendilerinden ruh ve cinlere musallat olarak hastaları iyileştirmek gibi yalnızca hayır işler yaptığına yakin edilen kimselere başvurulmasının hükmü hakkında sorulduğunda şöyle cevap verdiler: ‘Şer’an helal olan yollardan yapılması şartıyla bu işin kendiliğinde bir sakıncası yoktur.’[16]

Daha fazla bilgi için bkz:

1-Şeytan ve Cin’in gücü (883. soru)

2-Şeytan: Melek mi, Cin mi? (857. soru)

3- Cin ve Şeytan… (Ali Rıza Tahrani)



[1] - er-Rahman/15

[2] - Cin suresinin çeşitleri ayetleri

[3] - Cin ve er-Rahman surelerinin ayetleri

[4] - Cin ve er-Rahman surelerinin ayetleri

[5] - Cin/15

[6] - Cin/9

[7] - Cin/6

[8] - Neml/39

[9] - Sebe/12-13

[10] - Hicr/27

[11] - Neml/30-40

[12] - Abdullah Cevadi Amuli, Tefsir-i Mevzui, c.1, s.119

[13] - Cin/6

[14] - Bkz: Bihar-ul Envar, c.92, s.148; el-Mehasin, (Resulullah (s.a.a) şöyle buyuruyor: (Cinler müdahale namazda okunan ezanı okuyun.)

[15] - Ebu’l Kasım Hoi, Minhac-us Salihin, c.2, s.8

[16] - İmam Humeyni’nin Tevzih-ul Mesail’inin şerhi, c.2, s.980, mesele:1232

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bir malın humusu verildikten sonra ona yeniden humus vacip olur mu?
    5411 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/04/07
    Bilindiği üzere humus, füru-u dinden olup İslam’ın önemli farzlarından biridir ve ibadet sayılmaktadır. Bu yüzden kurbet kastıyla (Allah’ın emrini yerine getirmek niyetiyle) yerine getirilmelidir.Mal ve sermayeye humus geldiğinde bir kere humusları verilirse üzerinden uzun yıllar geçse de ona artık humus gelmez. Ama mal ...
  • Kur’an’da gelen ‘Sadugatihinne ve ‘Ucurehunne’ neyin hakkındadır?
    6206 Tefsir 2012/02/22
    ‘Sadugatihinne’[1] daimi evlilik hakkındadır ve mehir için ‘Sıdak’ denmiştir.[2] Bu kelimenin geçtiği ayet, kadınların kesin haklarının birinden bahsetmekte ve koca, karısı bağışlamadığı sürece[3] karısının mehrini ödemesi ...
  • Hz Ali’nin kendi hilafeti döneminde omzunda kırbaç taşıyarak sokak ve çarşıda hareket ettiği ve suçluları cezalandırdığına dair nakledilen hadis doğru mudur?
    6452 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Hz Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Allah ömrünü uzatsın) Bürosu: Bu içerikte nakledilen rivayet sadece Hz Ali’nin Küfe’de bulunduğu, çarşıda gezdiği ve halkın tavsiyeleri ciddiye alması için yanında belirtilen kırbacı yanında taşımasıyla ilgilidir. Hz. Ayetullah Uzma Safi Gülpeygani’nin (Allah ömrünü uzatsın) Bürosu:
  • Ehl-i beyt’i neden birkaç kişide sınırlıyorsunuz?
    6841 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Ehl-i Beyt’in on dört masumlarda sınırlandırılması, beşeri bir sınırlandırma değildir. Tathir ayetinden ve Peygamber (s.a.a.)’den gelen rivayetlerden anlaşılan bir sınırlamadır.Bu iddianın ispatlanması için birçok rivayet delil olarak getirilebilir.1) Kuran-ı Kerim, Peygamber (s.a.a)’e Arapça olarak indirilen ilahi bir kelamdır. Allah’ın ...
  • Eğer taklit mercileri zamanın imamı (a.s) tarafından seçiliyorsa müçtehit ve veliyy-i fakihi tanıtan diğer kaynakların rolü nedir?
    5068 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Dikkatleriniz için teşekkür ederiz. 1393. sorunun yanıtında işaret ettiğimiz gibi İmam belirgin bir şahsı hâkimiyete atamamış, sadece fakihleri genel bir şekilde atamıştır. Bundan dolayı zamanın imamı (a.s) tarafından mercilerin seçilme ve teyit edilmesinden kasıt, özel bir şahsın seçilmesi ve teyit edilmesi değildir. Sadece masum (a.s) ...
  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    6900 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    19865 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...
  • Babam şehid olmuştur ve ben o dönemde ergin değildim ve onun ne kadar namaz kazası olduğunu bilmiyorum. Yükümlülüğüm nedir?
    5088 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Büyük taklit mercilerinin görüşüne göre, eğer babanın kazası varsa, onun vefat etmesinden sonra en büyük oğlunun kaza namazlarını yerine getirmesi farzdır. Babanın vefat ettiği zamanda oğlun ergin olup olmaması bir şeyi değiştirmez.[1] Eğer oğul kaza namazlarının sayısını bilmiyorsa, kesin ...
  • Bütün amellerimizi nasıl halis niyetle yerine getirebiliriz?
    10593 Teorik Ahlak 2009/12/20
    İhlâs; yapılan her işte ve kullukta asıl hedefin, başkalarının değil de Allah-u Teâlâ’nın rızasını kazanmak için olmasıdır. Bunun için öncelikle ihlâsa mani olan şeyleri yani; riyakârlığı, dünyaya bağlılığı ve şeytanın vesveselerini ortadan kaldırmak gerekmektedir. Sonra imanı güçlendirme, Allah-u Teâlâ’yı tanıma, ihlâsın değeri ...
  • Mecbur kalınca günah işlemenin hükmü nedir?
    8733 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Dini öğretilere göre şer’i sorumluluklar insanın ihtiyar ve özgür iradesine bağlıdır; yani insan özgür iradesiyle güzel bir ameli yaparsa mükafatı hakkeder. Dolayısıyla şia fıkhında sorumluluğun kaldırıldığı yerlerden biri mecburiyettir. Müslüman biri haram müzik dinlemek gibi özgür iradesiyle yapmayacağı bir ameli mecburiyetten dolayı yaparsa burada ...

En Çok Okunanlar