Gelişmiş Arama
Ziyaret
6222
Güncellenme Tarihi: 2009/07/12
Soru Özeti
Gerçektende tezkiyeyi nefis ve kendini yetiştirmekte üstat gerekli mi?
Soru
Tezkiyeyi nefis ve kendini yetiştirmekte üstada olan gerekliliğin ölçüsü nedir?
Kısa Cevap

Hiç şüphesiz böylesine zor ve önemli bir yolun üstada ihtiyacı vardır. İnsanın ilk üstadı Allahü Teladır; zira fıtrat vasıtasıyla insanları bu yola iletmekle birlikte, peygamberleri de insanların hidayeti için göndermiştir. Eğer bu ulvi yolda takvalı, salih ve tertemiz bir üstat nasip olursa, insan ondan faydalanmalı ama böyle bir nimetten mahrum kalması durumunda ise bu ulvi yolda hareket etmekten kaçınılmamalı aksine bildiklerimize amel etmekle Allah Tealanın bilmediklerimizi bize bildirmesi inayetine mazhar oluruz. Farizalarımızı yerine getirmek ve günahtan uzak durmakla her gün yeni ilimlere ve gelişmelere şahit oluruz bu ulvi yolda.

Ayrıntılı Cevap

Hiç şüphesiz insan bedenini inceleyen tıp ilmi gibi fenni ilimlerin üstada ihtiyacı varsa, beden sağlığından daha zor ve dakik olan ruh sağlığının kazanılması için bir üstada, tabibe ihtiyaç vardır.

Ama bu öyle ulvi bir yoldur ki bu yolda ilerlemede en büyük ve en yüce üstat insanın hidayetçisi olur. Bütün insanlar için ilk üstat ve yol gösterici Allah Teala’dır. Kuran buyuruyor ki: Allah, inananların velisidir; onla­rı karanlıklardan aydınlığa çıkarır.[1] “Bizim yolumuzda çaba gösterenleri hiç şüphesiz kendi yolumuza hidayet ederiz.”[2]   Öyleyse tevekkül ve Allah’tan yardım dileyerek bu yolda hareket edebiliriz. Bu ulvi yolda, eğer Allah Teala insanın karşısına takvalı, salih ve tertemiz birini cıkarırsa faydalanmalıdır. Böyle bir nimete sahip değilse bile bu ulvi yol bırakılmamalı aksine bildiklerini amel ederek Allah Teala’nın bilmediklerimizi bilir kılma inayetinden faydanlanmalıyız. Hadisi şerif buyuruyor ki: ‘‘Her kim bildiklerine amel ederse Alllah Teala bilmediklerini ona bildirir.’’[3]

     Hazreti Ayetullah Behcet’e: Bu yolun üstada ihtiyaçı var mı? Diye sorulan bir soruya şöyle cevap vermişlerdir: ‘‘üstadın ilmindir; bildiklerine amel et bilmediklerine yeter’’. Ayrıca: Bu yolu gitme kararı aldım hangi ameli yerine getireyim? Diye sorulan bir başka soruya şöyle cevap vermişlerdir: “Günahtan uzak durmak bin yıllık bir yaşantıya için yeterlidir.”[4]

    Anlaşıldığı gibi insanın ilk üstadı Allah Teala’dır işte bu yüzden peygamberleri yaratılanların hidayeti için göndermiştir; ve onlardan sonra imamları ve onlardan da sonra temiz takvalı ve bu yolu katetmiş insanları üstatlık yönü bulunmaktadır. İnsan özel bir üstadın bulunmadığı bir durumda Allah Tealadan, peygamber-i Ekrem ve imamların ruhlarından yardım isteyerek bu ulvi yola başlamalı ve devam ettirmeli ve bildiklerini ona doğru yolu gösteren ve günahlardan alı koyan bilgiler olarak değerlendirmeli ayrıca günahı terk etmek ve farızaları yerine getirmek gelişmeyi ve bu yolda ilerlemeyi sağlar.

   Son olarak şunu belirtmeliyiz ki size verdiğimiz cevap genel bir cevaptı herkese yöneliktir, eğer daha yüksek seviyeli bir cevap istiyorsanız öğrenim durumunuzu da bildirerek tekrar bizimle yazışın.



[1] Bakara: 257

[2] Ankebut 99

[3] Maheccetü’l-Beyza c. 6. s. 24. Biharu’l-Envar c. 89 s. 172; Haraiç c. 3 s. 1058

[4] Be Suy-i Mehbub; Ayetullah Behcet’in emir ve tavsiyeleri, s. 58

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bir malın humusu verildikten sonra ona yeniden humus vacip olur mu?
    5411 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/04/07
    Bilindiği üzere humus, füru-u dinden olup İslam’ın önemli farzlarından biridir ve ibadet sayılmaktadır. Bu yüzden kurbet kastıyla (Allah’ın emrini yerine getirmek niyetiyle) yerine getirilmelidir.Mal ve sermayeye humus geldiğinde bir kere humusları verilirse üzerinden uzun yıllar geçse de ona artık humus gelmez. Ama mal ...
  • Kur’an’da gelen ‘Sadugatihinne ve ‘Ucurehunne’ neyin hakkındadır?
    6206 Tefsir 2012/02/22
    ‘Sadugatihinne’[1] daimi evlilik hakkındadır ve mehir için ‘Sıdak’ denmiştir.[2] Bu kelimenin geçtiği ayet, kadınların kesin haklarının birinden bahsetmekte ve koca, karısı bağışlamadığı sürece[3] karısının mehrini ödemesi ...
  • Hz Ali’nin kendi hilafeti döneminde omzunda kırbaç taşıyarak sokak ve çarşıda hareket ettiği ve suçluları cezalandırdığına dair nakledilen hadis doğru mudur?
    6452 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Hz Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Allah ömrünü uzatsın) Bürosu: Bu içerikte nakledilen rivayet sadece Hz Ali’nin Küfe’de bulunduğu, çarşıda gezdiği ve halkın tavsiyeleri ciddiye alması için yanında belirtilen kırbacı yanında taşımasıyla ilgilidir. Hz. Ayetullah Uzma Safi Gülpeygani’nin (Allah ömrünü uzatsın) Bürosu:
  • Ehl-i beyt’i neden birkaç kişide sınırlıyorsunuz?
    6841 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Ehl-i Beyt’in on dört masumlarda sınırlandırılması, beşeri bir sınırlandırma değildir. Tathir ayetinden ve Peygamber (s.a.a.)’den gelen rivayetlerden anlaşılan bir sınırlamadır.Bu iddianın ispatlanması için birçok rivayet delil olarak getirilebilir.1) Kuran-ı Kerim, Peygamber (s.a.a)’e Arapça olarak indirilen ilahi bir kelamdır. Allah’ın ...
  • Eğer taklit mercileri zamanın imamı (a.s) tarafından seçiliyorsa müçtehit ve veliyy-i fakihi tanıtan diğer kaynakların rolü nedir?
    5068 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Dikkatleriniz için teşekkür ederiz. 1393. sorunun yanıtında işaret ettiğimiz gibi İmam belirgin bir şahsı hâkimiyete atamamış, sadece fakihleri genel bir şekilde atamıştır. Bundan dolayı zamanın imamı (a.s) tarafından mercilerin seçilme ve teyit edilmesinden kasıt, özel bir şahsın seçilmesi ve teyit edilmesi değildir. Sadece masum (a.s) ...
  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    6900 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    19865 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...
  • Babam şehid olmuştur ve ben o dönemde ergin değildim ve onun ne kadar namaz kazası olduğunu bilmiyorum. Yükümlülüğüm nedir?
    5088 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Büyük taklit mercilerinin görüşüne göre, eğer babanın kazası varsa, onun vefat etmesinden sonra en büyük oğlunun kaza namazlarını yerine getirmesi farzdır. Babanın vefat ettiği zamanda oğlun ergin olup olmaması bir şeyi değiştirmez.[1] Eğer oğul kaza namazlarının sayısını bilmiyorsa, kesin ...
  • Bütün amellerimizi nasıl halis niyetle yerine getirebiliriz?
    10593 Teorik Ahlak 2009/12/20
    İhlâs; yapılan her işte ve kullukta asıl hedefin, başkalarının değil de Allah-u Teâlâ’nın rızasını kazanmak için olmasıdır. Bunun için öncelikle ihlâsa mani olan şeyleri yani; riyakârlığı, dünyaya bağlılığı ve şeytanın vesveselerini ortadan kaldırmak gerekmektedir. Sonra imanı güçlendirme, Allah-u Teâlâ’yı tanıma, ihlâsın değeri ...
  • Mecbur kalınca günah işlemenin hükmü nedir?
    8733 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Dini öğretilere göre şer’i sorumluluklar insanın ihtiyar ve özgür iradesine bağlıdır; yani insan özgür iradesiyle güzel bir ameli yaparsa mükafatı hakkeder. Dolayısıyla şia fıkhında sorumluluğun kaldırıldığı yerlerden biri mecburiyettir. Müslüman biri haram müzik dinlemek gibi özgür iradesiyle yapmayacağı bir ameli mecburiyetten dolayı yaparsa burada ...

En Çok Okunanlar